düzmek, -er
(-i) 1. Bir gereksinimi karşılamak amacıyla birçok şeyi birbirini tamamlayacak biçimde bir araya getirmek: �Oğlum Sıtkı için son zamanlarda epeyce temiz ev eşyası düzdü diyorlar.� -M. Ş. Esendal. 2. Düzene sokmak, düzene koymak, sıralamak, elverişli, uygun bir duruma getirmek: �Kâğıt düzmesini, istediği zarı atmasını ona kim öğretti?� -T. Dursun K. 3. (-e) Yaratmak, oluşturmak, meydana getirmek: �Yeşil caminin avlusundaki sette oturmuş, Nilüfer ovasına şiir düzerken...� -S. F. Abasıyanık. 4. (nsz) Uydurmak: Bir sürü yalan düzmüş. 5. kaba Cinsel ilişkide bulunmak.
Güncel Türkçe Sözlükdüzmek
Bir sanatla ilgili aygıtları tamamlayarak bir yere kurup işlemeye başlamak.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğüdüzmek
1. Bir şeyi hazırlamak, eksikleri tamamlayıp yapmak. 2.bk.düzen dutmak (IV).
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğüdüzmek
Düzene koymak, süslemek.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğüdüzmek
Ağacı yontmak, yontarak bir araç biçimine sokmak.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğüdüzmek
Dizmek (ipliğe boncuk vb. şeyleri).
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğüdüzmek
Uydurmak: Bu sözü señ özüñnen düzörsen.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğüdüzmek
İki kişinin arasını bulmak, düzeltmek.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğüdüzmek
Şişmanlamak.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğüdüzmek
Düzmek, yazmak
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğüdüzmek
Düzmek, tanzim etmek, sıraya koymak
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğüdüzmek
<> Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
düzmek
Dizmek
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğüdüzmek
Süslemek, giydirmek
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğüdüzmek
1. Dizmek, ipliğe geçirmek. 2. Yapmak, meydana getirmek, tertip, tanzim etmek. 3. Hazırlamak. 4. Telif etmek, nazmetmek. 5. Düzeltmek, tashih etmek. 6. Düzen vermek, akort etmek. 7. Süslemek, donatmak
Tarama Sözlüğü 1965
1 yorum:
şişmanlamak
Yorum Gönder